Arjantin’deki federal savcılar, Katolik tarikatı Opus Dei’nin üst düzey liderlerini, kadınların sömürülmesini ve kaçakçılığını denetlemekle suçladı.

Eğitim vaadiyle alınan onlarca kız çocuğu, iddialara göre yıllarca ücretsiz çalıştırıldı, dış dünyadan koparıldı ve fiziksel ile psikolojik istismara uğradı.

Arjantinli savcılar, 1972 ile 2015 arasında Opus Dei’nin üst düzey yöneticilerini kız çocuklarını istismar etmek ve köleliğe benzer koşullarda yaşatmakla suçladı. Rapora göre, en az 43 kadın “manevi kurtuluş” adı altında temel haklarından mahrum bırakıldı.

“BİR KÖLE GİBİ OLDUM”

The Guardian’da yer alan haberde, 43 kadından biri olan Andrea Martínez, yaşadıklarını “Bana okuyup ilerleyeceğimi söylediler. Ama bana bir köle gibi davrandılar” diye anlattı. Opus Dei tarafından yönetilen okulda sadece üç saat eğitim gördüğünü, kalan zamanlarda ise kıdemli erkek üyelerin yemek ve çamaşır işlerini üstlendiğini söyledi.

İddialara göre, kızların dış dünya ile iletişimleri ayda bir kezle sınırlandırılıyor, yazdıkları mektuplar sansürleniyor ve sadece dini kitaplara erişmelerine izin veriliyordu. Günlük yaşamları sıkı bir şekilde denetleniyor, itaat ve uysallık teşvik ediliyordu.

Kadınlar, her şeyin “Tanrı adına” meşrulaştırıldığını belirtirken, bekar bir hayat yaşamaya zorlandıklarını ve ailelerini görmelerine bile izin verilmediğini anlattı.

Kadınlar bugün, Opus Dei’den resmi özür, maddi tazminat ve yaşadıkları travmanın kabulünü talep ediyor. Örgüt ise suçlamaları reddediyor, okulların yasal onaylı olduğunu ve üyeliklerin gönüllülük esasına dayandığını savunuyor.Kadınlar bugün, Opus Dei’den resmi özür, maddi tazminat ve yaşadıkları travmanın kabulünü talep ediyor. Örgüt ise suçlamaları reddediyor. okulların yasal onaylı olduğunu ve üyeliklerin gönüllülük esasına dayandığını savunuyor.