Çin-ABD Rekabeti ve Bölgesel İttifaklar
/
Saldırı, ABD ile Çin arasındaki küresel güç mücadelesinin bir yansıması olarak değerlendirilebilir. ABD, Çin’in üretim merkezi konumunu zayıflatmak için Hindistan’ı stratejik bir alternatif olarak destekliyor. Apple gibi dev şirketlerin üretimlerini Hindistan’a kaydırması, bu politikanın somut bir göstergesi. Öte yandan, Çin, Pakistan’ın en büyük silah tedarikçisi ve yakın müttefiki. Çin’in Gwadar Limanı projesi, Hint Okyanusu’na erişim ve İpek Yolu’nun canlandırılması için kritik bir öneme sahip. Hindistan’ın saldırısı, bu bağlamda Çin-Pakistan ittifakına yönelik bir mesaj olarak okunabilir. Ayrıca, Hindistan ile Çin arasında Sikkim bölgesindeki sınır anlaşmazlıkları, iki ülke askerlerinin sopalarla karşı karşıya geldiği gerilimli bir ortam yaratıyor.
Su Krizi: Bölgesel ve Küresel Bir Tehdit
/
İndus Nehri havzası, Pakistan’ın su kaynaklarının %80’inden fazlasını sağlıyor ve Hindistan-Pakistan ilişkilerinde uzun süredir bir gerilim unsuru. 1960 tarihli İndus Suları Anlaşması, İndus, Chelum ve Chenab nehirlerini Pakistan’a, Ravi, Beas ve Sutlej nehirlerini ise Hindistan’a bırakarak olası bir “su savaşını” şimdiye kadar önledi. Ancak küresel su krizi derinleştikçe, bu anlaşmanın sürdürülebilirliği sorgulanıyor. Anadolu Ajansı’ndan Doç. Dr. Furkan Kaya’ya göre, su kaynakları üzerindeki bu hassas denge, iki ülke arasında yeni çatışmalara yol açabilir.