İsrail, İran‘a, İslam Rejimi’nin kurulduğu 1979’dan bu yana yani 46 yılın en büyük saldırısını yaptı. İsrail basını, Tahran’ın nükleer ve füze programlarına yönelik saldırı için yıllardır hazırlık yapıldığını yazdı.

Saldırı, İsrail ordusu ve dış istihbarat servisi Mossad tarafından ortaklaşa yürütüldü. Walla News haber sitesinin haberine göre saldırının planlama safhası sekiz ay sürdü. 

İsrail gizli servisi, İran‘a, gizlice, hem Mossad ajanı hem silah sistemleri soktu.

“İRAN İÇİNDE DRONE ÜSSÜ KURULDU”

Basına bilgi veren İsrailli yetkililere göre Mossad, Tahran yakınlarında bir dron üssü kurdu. Dronlar geceyarısı harekete geçirildi. İran içinden havalanan İsrail droneları, Tahran’ın karadan karaya füze savunma rampalarını vurdu.

Times of İsrael internet sitesinin haberine göre Mossad İran‘a silah sistemleri de soktu. Bu sistemler İran’ın hava savunmasını etkisiz hale getirdi. Böylece İsrail savaş uçakları, hiçbir engelle karşılaşmadan İran’daki hedefleri vurdu.

Mossad komandoları, İran’ın orta kesimindeki uçak savarların yakınına hassas füzeler yerleştirdi. İsrail uçakları için ek koruma sağlandı.

SALDIRI FİKRİ EKİM AYINDA AĞIRLIK KAZANDI

Walla News haber sitesi, İran’a saldırı fikrinin geçen yıl Ekim ayında ağırlık kazandığını yazdı. Natanz’da, sığınak delen bombalara karşı dayanıklı yeraltı uranyum tesisinin inşasına başlanması zaman baskısını artırdı.

İsrail’in İran’a saldırılarının sürmesi bekleniyor. Wall Street Journal gazetesi operasyonun 14 gün sürebileceğini iddia etti.

Amerika Birleşik Devletleri Başkanı Donald Trump, son güne kadar İsrail’in İran’a saldırısına karşı olduğunu ifade ediyordu. Ancak saldırı başladıktan birkaç saat sonra İsrailli yetkililer gazetecilere her şeyin Washington ile önceden koordine edildiğini açıkladı.

“TRUMP’IN AÇIKLAMALARI ALDATMACAYDI”

İki üst düzey İsrailli yetkili, Trump ve ekibinin saldırılara gerçekten karşı çıkmadığını ileri sürdü. İsrailli yetkililere göre Trump’ın açıklamaları, İranlıları İsrail’in saldırmayacağına inandırmak için kullanılan bir “aldatmaca”ydı. Yetkililerden biri “Amerika Birleşik Devletleri’nden açık bir yeşil ışık aldık” dedi.