
İsrail, sabaha karşı İran‘ın başkenti Tahran’a yönelik ölümcül hava saldırıları düzenledi. “Bölgesel bir savaşın açılış salvosu” olabileceğinden endişe edilen bu saldırı, hem nükleer hem de konvansiyonel noktaları hedef aldı.
Saldırıda 6 nükleer bilim insanı öldürüldü. İran Tesnim haber ajansına göre hayatını kaybeden isimler şöyle: Abdulhamid Minouchehr, Ahmadreza Zolfaghari, Seyyed Amirhossein Faqhi, Motlabizadeh, Mohammad Mehdi Tehranchi ve Fereydoun Abbasi.
İran Devlet televizyonuna göre, bilinen iki nükleer yeraltı tesisinden biri ve uranyum için ana zenginleştirme merkezi olan Natanz’da patlamalar duyuldu. İran Atom Enerjisi Ajansı, Natanz’da hasar meydana geldiğini bildirdi. Burada can kaybı yaşanmadığı aktarıldı.
Açıklamada, “Tesisin çok sayıda bölümü hasar aldı. Hasarın boyutunu belirlemek için incelemeler sürüyor” denildi.
RADYASYON SEVİYELERİ NE DURUMDA?
Birleşmiş Milletler’e bağlı Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı (IAEA) ise İranlı yetkililerin verdiği bilgiye dayanarak radyasyon seviyelerinde herhangi bir artış tespit edilmediğini açıkladı.
Ayrıca Buşehr nükleer tesisinin saldırılarda hedef alınmadığı, Fordo nükleer tesisinde şu ana kadar hasar oluşmadığını bildirildi. Bu tesisin büyük bir bölümünün yer altında bulunduğu ifade edildi. İran, İsrail‘in saldırısında İsfahan nükleer tesisinin isabet almadığını da bildirdi.

“15 NÜKLEER BOMBA YAPMAYA HAZIRLANIYOR İDDİASI”
Tel Aviv yönetimi, İran‘ın nükleer görüşmelere rağmen bir hazırlık içinde olduğunu ve birkaç gün içinde 15 nükleer bomba yapmaya yetecek malzemeye sahip olduğunu öne sürerek bu saldırıları başlattı.
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, “İsrail tarihinde bir karar anındayız” dedi ve “Bu operasyon, bize yönelik yok etme tehdidini savuşturma görevini tamamlamak için gereken süre kadar devam edecektir” dedi.
İsrail, saldırının kararının bir diğer gerekçesinin ise İran‘ın konvansiyonel balistik füzelerinin sayısını üç katına çıkarma planının olduğunu ileri sürdü. İsrail, bunu kendisine “varoluş tehdidi” olarak görüyor.
Netanyahu, İran’ın 6 yıl içinde 20 bin bin füze biriktireceğini iddia etti.

“İSRAİL’İN BU BETONU DELİP DELEMEYECEĞİ BELİRSİZ”
İngiliz The Telegraph gazetesinde yer alan habere göre İsrailli askeri bir kaynak şunları söyledi: “Eğer şimdi harekete geçmezsek, her geçen gün şansımız azalacak. Kafamıza silah dayanmış durumda. Geri dönüşü olmayan noktaya yaklaşıyoruz.”
Askeri uzmanlar CNN International’a yaptıkları açıklamada, İran‘ın askeri saldırı tehdidine karşı nükleer yapılarını güçlendirmek için yıllarını harcadığını ve bunun da yapıların kapsamlı bir şekilde imha edilmesini zorlaştıracağını söyledi.
CNN askeri analisti Cedric Leighton, “(İranlıların) kullandığı beton türü aslında çok özel, sertleştirilmiş bir beton” dedi ve İsrail‘in bombalarının bu tür betonu delip delemeyeceğinin belirsiz olduğunu ifade etti. Leighton, “İsrailliler dalga dalga saldırılar düzenlemek zorunda kalacaklar” diye ekledi.

“BAZILARI YERALTINDA GÖMÜLÜ”
Bazı tesisler, İsrail‘in silahlarının ulaşamayacağı şekilde yeraltına gömülmüş durumda. Washington DC’deki Quincy Enstitüsü’nün başkan yardımcısı Trita Parsi, örneğin İran‘ın Fordow nükleer tesisinin yarım mil derine gömülü olduğunu söyledi.
Parsi, “Bu saldırılarda İsraillilerin gerçekten bu kapasiteye sahip olduğuna dair herhangi bir kanıt gördüğümüzü sanmıyorum” dedi.
Atlantic Council’de kıdemli araştırmacı olan Alex Plitsas, Tahran’ın yeraltındaki nükleer tesislerinin 90 derecelik dönüşlerle tünellere bağlandığını ve bunun da başka bir karmaşıklık katmanı eklediğini belirtti.
Plitsas, “Cruise füzeleri 90 derecelik dönüş yapamaz. Bu yüzden seçenekler sınırlı” diye konuştu.

“NÜKLEER TESİSLER ASLA HEDEF OLMAMALI”
Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı Şefi Rafael Grossi yaptığı açıklamada, “IAEA, teknik görüşmeleri kolaylaştırmaya, emniyeti, güvenliği ve İran‘da nükleer ile ilgili sorunların barışçıl yollarla çözümünü teşvik eden çabaları desteklemeye hazırdır” dedi.
Grossi, “Nükleer tesisler asla saldırı hedefi olmamalı” diye ekledi.

Kaynak: NTV