Hadise’nin Harbiye Cemil Topuzlu Açıkhava Sahnesi’nde verdiği konserlerde kullandığı yatak ve sandalye koreografileri, sosyal medyada büyük ses getirdi. Performansı beğenenler olduğu gibi eleştirenler de vardı. Öyle ki, Hadise yüzünden Nükhet Duru ile Attila Atasoy arasında tartışma yaşandı.
‘Hepsi’ grubunun eski solisti Gülçin Ergül de sosyal medya hesabından yaptığı uzun açıklamayla hem koreografinin içeriğini hem de toplumsal yansımalarını değerlendirdi.
Gülçin Ergül açıklamasında şu ifadelere yer verdi: Herkesin konuştuğu ve bana da defalarca yollanan bu konuya benim yaklaşımım şöyle; pop müzik artistlerinin sahnelerinde, tabii ki popüler kültüre uygun, yani ‘Pop’ diyebileceğimiz tarzlarda koreografiler izliyoruz. Bu bir norm. Ve bu alanda çok başarılı, bayılarak izlediğimiz işler de oluyor. Yani sanatsal bir derinlik değil, estetik kaygının ön planda olduğu, geniş kitlelere hitap eden eğlenceli işler bekliyoruz. Popüler işlerde estetik kaygı her zaman vardır çünkü eğlence sektöründe amaç, mümkün olduğunca çok sayıda izleyiciye ulaşmak, ilgiyi sahnede tutmak ve en temelde izleyiciyi eğlendirmektir.
“NEGATİF ETKİLEŞİM UZUN VADEDE İTİBARI ZEDELER”
Peki, kötü yorumlar yazarken iyi hisseden insanlar da bu eğlencenin bir parçası olabilir mi? Her neyse de, zorbalığa varan hiçbir tutumun yanında durmayı kalben istemiyorum. Bu koreografinin estetikten uzak oluşunu ise şöyle yorumluyorum: Artık sosyal medya etkileşimlerinin büyük bir kısmı olumsuz yorumlarla sağlanıyor ve bu durum bilinerek sahneye çarpıcı bir iş konulmuş olabilir. Böylece gündem olundu. Eğer amaç konuşulmaksa, bu anlamda PR stratejisi başarılı oldu diyebilirim. Ama reklamın ve etkileşimin iyisi kötüsü olur mu, bu tartışılır. Bana sorarsanız, negatif etkileşim uzun vadede itibar zedeler.
Hadise
“SAHNE PLANLAMASI TALİHSİZ BİR SEÇİM OLMUŞ”
PR stratejisi midir, değil midir bilemem ama gündeme gelen, olumsuz yorumlarla yıpranan ve güçlü durması gereken bir kadın söz konusu. Üstelik bu kadın, buna yıllardır maruz kalmasına rağmen hâlâ sahnede kalabilmiş biri. Bu hiç kolay değil, ciddi bir psikolojik dayanıklılık gerektiriyor. Benim bir izleyici olarak beklentim ise şarkıcının ses performansını en iyi şekilde sergileyebilmesi için sahne düzenlemesinin ve koreografinin bu amaca uygun şekilde yapılmış olması. Şarkı söylerken beden duruşu yani postür, ses performansını doğrudan etkiler. Bu koreografide ise duruş, şarkıcılık açısından uygun olmayan bir pozisyondaydı. Bu da teknik olarak iyi bir performansı zaten baştan imkânsız kılıyor ve bu nedenle sahne planlaması talihsiz bir seçim olmuş.
Gülçin Ergül
Playback elbette tercih edilebilirdi; o da bir seçimdi. Hadise’nin genel ses performansını beğenen de beğenmeyen de var. Ancak teknik koşullar göz önünde bulundurulduğunda bu tür detaylar da önem taşıyor. Ben bir hemcinsi ve meslektaşı olarak onun verdiği mücadeleyi görüyorum ve bu koreografi eğer kendi tercihi değilse, koreografının değişmesini yerinde bulurum. Sahneye konan her şey yoruma açıktır ama bize düşen, profesyonelce ve yapıcı analizler yapmaktır. Unutmayalım ki herkesin bir savaş verdiği bu dünyada, biraz daha empati ve anlayışla yaklaşmak çok şey değiştirir.”
Kaynak: Habertürk
admin
