

İsrail, kıtlık ilan edilen bir bölgede on binlerce Filistinli sivilin hala orada olduğunu bilmesine rağmen, Gazze Şeridi’nin en büyük kenti olan Gazze Şehri’ni bombalıyor.
El Cezire’ye göre İsrail‘in amacı, sivilleri şehirden çıkmaya zorlayarak, bir zamanlar Gazze’deki Filistinlilerin yaşamının merkezi olan bu şehri yıkmak, Hamas ile savaşmayı kolaylaştırmak ve İsrail halkına bir tür zafer sergilemek. İsrail Savunma Bakanı Israel Katz, BM Çocuk Fonu (UNICEF) tarafından Gazze Şeridi’nin kuzeyindeki aileler için son sığınak olarak tanımlanan Gazze Şehri’nin “yandığını” açıkça övünerek söyledi.
İngiliz The Economist’e göre ise İsrail’in 15 Eylül’de Gazze kentine başlattığı kara harekatı, birçok yönden Gazze savaşının ilk büyük saldırısının tekrarı gibi görünüyor. İsrail istihbaratı, yaklaşık 3 bin Hamas savaşçısının Gazze kentinde bulunduğunu tahmin ediyor. İsrail, kentin Hamas’ın son kalesi olduğunu iddia ediyor.
O zaman da şimdi olduğu gibi, İsrail zırhlı birlikleri Gazze şehrini yerle bir ederken, İsrail liderleri Hamas’ı ortadan kaldıracaklarını öne sürdü. O zamandan bu yana, en az 64 bin Gazze sakini katledilirken, Hamas’ın neredeyse tüm liderleri de öldürüldü. Gazze’deki binaların çoğu hasar gördü veya tamamen yıkıldı. Uluslararası yardım kuruluşları, bölgenin birçok yerinde insanların yaşadığı açlığa dikkat çekerken Birleşmiş Milletlerle çalışan kuruluşlar, geçtiğimiz ay Gazze’nin bazı bölgelerinde resmen kıtlık ilan etti.
İSRAİL HALKI ATEŞKES İSTİYOR
Analize göre İsrail’deki hava da değişti. 22 ay önce İsrail ordusu Gazze şehrine saldırdığında, İsraillilerin neredeyse çoğu bu saldırıyı desteklemişti. Hamas’ın yok edilmesi gerektiğini düşünüyorlardı. Şimdi ise çok daha az destek var. Lider kadrosu öldürülen Hamas zayıflarken, son anketler İsraillilerin yüzde 70’inden fazlasının savaşa devam etmektense ateşkesi desteklediğini gösteriyor.
NETANYAHU-ORDU GERİLİMİ
İsrail Savunma Kuvvetleri (IDF) üst düzey yöneticileri de bu görüşü paylaşıyor. Genelkurmay Başkanı Korgeneral Eyal Zamir, kabineye Hamas’a karşı “kesin bir darbe” vurmanın, yıllar alabileceğini defalarca söyledi. Zamir, Gazze şehrine yapılacak saldırının, yaklaşık 20’sinin hayatta olduğu düşünülen Hamas’ın elindeki rehineleri tehlikeye atacağını ve rehinelerin serbest kalmasını sağlayacak bir ateşkesi desteklediğini söyledi. Ancak Başbakan Binyamin Netanyahu, ordunun baskısına rağmen işgal planını onayladı. Güvenlik kabinesi toplantılarında sık sık gerilimler yaşandı.
İşgal saldırısı başladığında, rehinelerin yakınları, Netanyahu’nun Kudüs’teki evinin önünde protesto gösterisi düzenledi. Oğlu Matan 700 günden fazla süredir Gazze’de tutuklu bulunan Einav Zangauker, “Netanyahu çocuklarımızı öldürmeye karar verdi” dedi.
SİYASİ KARİYERİ SAVAŞA BAĞLI
Parlamentodaki zayıf çoğunluğunu korumaya kararlı olan Netanyahu, iktidarını Gazze’yi kalıcı olarak işgal etmek ve nihayetinde yeniden yerleştirmek isteyen aşırı sağcı müttefiklerine borçlu. Netanyahu’nun siyasi hayatta kalmasının savaşın devam etmesine bağlı olduğu belirtiliyor.
İsrailliler hâlâ Amerika’nın tam desteğine sahip. ABD Başkan Donald Trump, kara operasyonu başladığında sosyal medyada Hamas’a yönelik tehditler yağdırdı. Dışişleri Bakanı Marco Rubio da “Hamas ortadan kaldırılıncaya kadar” Gazze için daha iyi bir geleceğe ulaşılamayacağını savunmuştu.
TRUMP’IN SABRI TÜKENİYOR MU?
Ancak Economist’e göre Amerika’nın desteği bile uzun süre devam etmeyebilir. İsrailli diplomatlar, Trump’ın sabrının tükendiğine inanıyor.
Netanyahu’nun, onu Gazze saldırısının Hamas’a son darbe olacağına ikna ettiğini söylüyorlar ve başkanın İsrail’i ateşkesi kabul etmeye zorlamasını bekliyorlar. Saldırı, zafer kazandırmak yerine, Gazze’nin acısını derinleştirecek ve İsrail’i daha da yalnızlaştıracak.
Kaynak: NTV