

Almanya Dışişleri Bakanı Johann David Wadephul, Türkiye’yi ziyaret etti.
Alman Bakan ziyaret kapsamında Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ile Ankara’da bir araya geldi.
Görüşmenin ardından Bakan Fidan ve Alman mevkidaşı Wadephul ortak basının toplantısı düzenledi.
Bakan Fidan, basın toplantısındaki konuşmasına Almanya Başbakanı Friedrich Merz’in Türkiye’ye ziyaret gerçekleştireceğini duyurarak başladı. Bakan Fidan, ziyaretin gerçekleşmesi için hazırlıkların başladığını kaydetti.
Fidan “AB ilişkileri ve ikili ilişkilerin yanı sıra, bölgesel konuları da görüştük. Bunların başında güncel olarak Gazze konusu gelmektedir. Taraf olarak, Gazze’deki ateşkesin devamının ve insani yardımların kesintisiz olarak sürmesinin, sorunun ve savaşın kalıcı olarak durmasını sağlamak için önem taşıdığını teyit ettik. Gazze’de oluşturulan barış ikliminin ve ateşkesin bozulmaması gerektiğini, bu konuda atılması gereken adımlar ve uluslararası iş birliğinin önemini de meslektaşımızla paylaştık” dedi.
Bakan Fidan satır başlarıyla şunları kaydetti:
“HENÜZ YOLUN ÇOK BAŞINDAYIZ”
– (Gazze’de ateşkes) Türkiye sağlanan mutabakatın uygulanmasına yönelik üzerine düşeni yaptığı gibi bundan sonrasında da fazlasıyla yapmaya hazır. Özellikle bu çerçevede oluşturulan görev gücü, barış kurulu ve uluslararası iş birliği mekanizmalarında Türkiye’nin aktif rol alması konusunda Cumhurbaşkanımız kararlılık göstermektedir.
– İki devletli çözümün hayata geçirilmesi, bölgedeki kalıcı barış için esas bir adımdır. Bu konuda da mutabakatımız var.
– Türkiye, Gazze’ye nefes, Filistin’e umut olmaya devam edecektir. Gazze’nin yeniden imarı için verilen inşaatlara da aktif destek vermeyi sürdüreceğiz. Gazze’de yükselecek her bina, insanlığın ortak vicdanını destekleyecektir. Henüz yolun çok başındayız.
– Nihai amacımız iki devletli çözümün hayata geçirilmesi ve tüm acılara rağmen barış ve refahın hakim olacağı bir Orta Doğu’dur.
– Bakanlık olarak, bir büyükelçimizi insani yardımlar koordinatörü olarak görevlendirdik. Amacımız, koordinatörümüz vasıtasıyla arazide faaliyet gösteren yardım kuruluşlarımızın ve sivil toplum kuruluşlarımızın diplomasi ile diğer devletlerle, bizlerle olan koordinasyonunu sağlamaktır.
– Arazide devam eden insani yardımlarla ilgili engellerin hemen aşılması gerekiyor. Bugün rapor edilen yaygın hastalık tehlikeleri var. Belli yerlere yeterli miktar ilacın ve yiyeceğin, gerekli temel gıdaların gitmediğine ilişkin raporlar da var. Onların izah edilmesi gerekiyor.
– İsrail tarafından bazı ifadeler duyuyoruz. Bunlar endişe verici. Hamas’ın enkaz altında kalan cesetleri çıkarma konusundaki yetersizliğini bahane gösterip ateşkesi bozacak mı bu konuda endişeler var. Kalıcı barış için iki devletli çözümün hayata geçirilmesi lazım. Liderler Mısır’da sadece anlaşma imzalamadı, orada bir araya gelerek bundan sonra atılacak adımların ne olması konusunda önemli tartışmalarda bulundular. Bundan sonra restorasyonla ilgili atılacak adımlar var. Umarız uluslararası toplum harekete geçer, önce insani engellerin bir an önce aşılması lazım. Salgın hastalık endişeleri var, gıda ve ilaçların gitmediği yönünde raporlar var.
“SDG İLE YÜRÜTÜLEN GÖRÜŞMELERİ YAKINDAN TAKİP EDİYORUZ”
– Suriye hükûmetinin SDG ile yürüttüğü görüşmeleri yakından takip ediyoruz. Entegrasyonun ülkenin güvenliğine, halkın beklentilerine ve ekonomik kalkınmasına somut katkılar getirmesini bekliyoruz. Bu çerçevede, Suriye hükûmetinin ülkenin kuzeydoğusunda ve doğal kaynaklar üzerinde kontrol sağlamasına imkân tanınması gerekmektedir.
AB İLE İLİŞKİLER
– AB, Türkiye’nin en büyük ticaret ortağı konumundadır. Bu çerçevede Gümrük Birliği’nin güncellenmesine yönelik müzakerelere vakit kaybetmeden başlamamız gerekmekte. Bu konuda Almanya’nın desteğini beklediğimizi de kıymetli mevkidaşımla paylaştım
– Vize serbestisi diyaloğunun yeniden canlandırılması için karşılıklı niyet beyanını tekrarladık. Bu alandaki ilerlemenin Türkiye-AB ilişkilerine yeni bir ivme kazandıracağına inanıyoruz.
– Bu tek taraflı bir eylem değil. Her iki tarafa da düşen sorumluluklar var. Bugün yakın geçmişimizden ders çıkararak artık Türkiye-AB ilişkilerinde yeni bir bakış açısıyla bir bütünleşme sağlanması gerekiyor. Cumhurbaşkanımızın iradesi tam, hükümet olarak elimizden geleni yapma konusunda kararlıyız. AB’nin Türkiye’nin üyeliği konusundaki çekincesi olmadığını niyet bazında ifade etmesi gerekiyor.
– Türkiye’nin AB’den beklentisi, Avrupa Birliği’nin özellikle siyasi irade olarak Türkiye’nin üyeliği konusunda hiçbir çekinceleri olmadıklarını net bir dilde ifade etmeleri gerekiyor, niyet bazında. Tabii ki uygulamada karşılanması gereken kriterler var, yapılması gereken profesyonel çalışmalar var, teknik çalışmalar var, siyasi çalışmalar var. Onlar tabii ki yapılacak. Ama biliyorsunuz onun daha da gerisinde olan asıl niyeti ortaya koymak.
– Türkiye zamanında AB’ye üye olsaydı belki Avrupa da bugün krizler karşısında daha dayanıklı olacaktı. Karşılıklı stratejik olgunlukla daha net hedefler koyarak gideceğiz.”
“BÜYÜK BİR GÖREVLE KARŞI KARŞIYAYIZ”
Almanya Federal Cumhuriyeti Dışişleri Bakanı Johann David Wadephul ise, “Almanya ve Türkiye arasında güçlü ve derin bir bağ var. Ayrılmaz insani bağlarımız çok değerli bir hazine. Bizi siyasi ilişkilerimizi yoğunlaştırmak için teşvik ediyor. Orta Doğu’da nihayet rahatladık. Silahlar bırakıldı, rehineler bırakıldı. Büyük bir görevle karşı karşıyayız. Bir ışık yaktık. Bu ışığın sürmesinin istiyoruz ki Gazzeliler güven içinde yaşasın. Bölgeye en kısa zamanda temel ihtiyaçlar ulaştırılmalı” dedi.
FİDAN, ŞEYBANİ İLE GÖRÜŞTÜ
Bu arada Dışişleri Bakanı Fidan, Alman bakanla yaptığı toplantıdan sonra Suriyeli mevkidaşı Hasan Şeybani ile telefonda görüştü.
Dışişleri kaynaklarının bildirdiğine göre görüşmede, Ankara’da yapılan güvenlik konulu toplantıda ele alınan hususların takibi yapıldı.
Kaynak: NTV