Nihal Candan, cezaevinde geçirdiği zorlu günlerin ardından yakalandığı Anoreksiya Nervoza hastalığıyla mücadeleyi kaybederek, henüz 30 yaşındayken hayatını kaybetti.
Nihal Candan’ın en son isteğinin, cezaevine girmeden önce evlendiği ve suçlu bulunduğu süreçte boşanma aşamasında olduğu eski eşi Faruk Çiçek’i görmek olduğu öğrenilmişti. Ancak çıkan iddialara göre, Faruk Çiçek bu isteğe rağmen hastaneyi ziyaret etmedi. Çiçek ise Nihal Candan’ı hastanede ziyaret ederek helalleştiğini açıkladı.
Faruk Çiçek, yurt dışından döndüğünü ve Nihal Candan’ı yoğun bakımdayken ziyaret ettiğini söyledi. Çiçek; “Boşanma davam olan birinin yanında durmadım diye adımı kötüye kullanıyorlar. Ama ben döndüm, hastaneye gittim, helalleştim. İnsanlık görevimi yerine getirdim” ifadelerini kullandı.
Ancak bu olaylar tartışmaları bitirmedi. Nihal Candan’ın küçük kız kardeşi Zeynep Su Candan, bir açıklama yaparak Faruk Çiçek hakkında sert iddialarda bulundu.
17 yaşındaki Su Candan, Çiçek’e ait olduğunu ileri sürdüğü mesajları paylaştı; “O adamdan nefret ediyorum. Benim ablam bu dünyada hiç değer görmedi. Öyle mesajları var ki, görmeniz lâzım. Ablama neler yazmış! Ablama ‘baldız, baldan tatlıdır’ yazmış. Ablam telefonlarını açmıyordu, ablamı kandırdı. Ablamın ruhuyla uğraştı, nafaka vermemek için bin bir türlü takla attı. Cezaevindeyken üçüncü gününde koltukların üstünde alkollü partiler verdi, kızlarla videoları var elimizde. Bu insanlık mı? Benim ablama neden bunu yaptı?”
Nihal Candan’ın ölümünden sonra telefonunda ulaştıkları mesajları gören Su Candan; “Öldükten sonra telefonunu aldık. Gördük ne yazmış biliyor musunuz? ‘Sen cevap vermezsen baldız, baldan tatlıdır, nasıl olsa onlara yazarım’ demiş! Bu nasıl bir zihniyet? Ben daha çocuğum. Ablama bunu nasıl yazar?” şeklide konuştu.
Kaynak: Habertürk
admin
