Fransa, Almanya ve Birleşik Krallık dışişleri bakanlıkları, İsrail’in Gazze’ye yardım girişlerini 50 günü aşkın süredir engellemesi hakkında ortak bir açıklama yaptı. 

Birleşik Krallık Dışişleri Bakanlığı’nın resmi internet sitesinde paylaşılan açıklamada, “İsrail, 50 günü aşkın süredir Gazze’ye insani yardım girişini tamamen engellemiş durumda. Temel malzemeler artık ya mevcut değil ya da hızla tükeniyor. Aralarında 1 milyon çocuğun da olduğu Filistinli siviller akut bir açlık, salgın hastalık ve ölüm riskiyle karşı karşıya. Bunun sona ermesi gerekiyor. İsrail’e tüm sivillerin ihtiyaçlarını karşılamak için Gazze’ye hızlı ve engelsiz insani yardım girişini derhal yeniden başlatma çağrısı yapıyoruz” dedi. 

“KATZ, İNSANİ YARDIMLARI POLİTİZE ETTİ”

İsrail’in saldırılarına yeniden başlayarak bozduğu ateşkese de işaret eden dışişleri bakanlıkları, Birleşmiş Milletler (BM) ve uluslararası sivil toplum kuruluşlarının son ateşkes sırasında bir ölçüde Gazze’ye yardım sağlayabildiğini hatırlattı. “İsrail’in Gazze’ye yardım girişlerini engelleme kararına hoşgörü gösterilemez” denilen açıklamada, İsrail Savunma Bakanı Israel Katz’ın “insani yardımları politize eden son yorumları ve İsrail’in savaş bittikten sonra Gazze’de kalma planlarının kabul edilemez olduğu” belirtildi, bunun “barış şansına zarar verdiği” vurgulandı. 

Açıklamada, “İnsani yardım asla siyasi bir araç olarak kullanılmamalı ve Filistin toprakları azaltılmamalı ya da herhangi bir demokgrafik değişime maruz bırakılmamalı. İsrail, uluslararası hukuk uyarınca insani yardımların engelsiz bir şekilde geçişine izin vermekle yükümlü” ifadeleri kullanıldı. 

“İSRAİL, SİVİLLERİ KORUMAK İÇİN DAHA FAZLA ŞEY YAPMALI”

İnsani yardım kuruluşlarının çatışmanın taraflarından bağımsız bir biçimde, insani ilkelerine uygun şekilde en çok ihtiyacı olanlara yardım sağlayabilmesi gerektiğine vurgu yapan üç ülke, “İsrail, BM ve insani yardım örgütlerinin Gazze’de güvenli bir şekilde faaliyet göstermesi için engelsiz erişime sahip olmasını sağlamalıdır. Hamas, yardımları kendi mali çıkarı için ya da sivil altyapıyı askeri amaçlar için yönlendirmemelidir” açıklamasını yaptı. 

İsrail güçlerinin insani yardım personeli, altyapı, tesis ve sağlık kurumlarına yönelik son saldırılarını da yeniden dile getiren ülkeler, İsrail’in sivil halkı, altyapıyı ve insani yardım çalışanlarını korumak için daha fazla şey yapması gerektiğine vurgu yaptı. Açıklamada, çatışmaların engellenmesine yönelik sistemlerin ve insani yardım çalışanlarının Gazze içinde serbest hareket edebilmesinin de buna dahil olduğu belirtildi. 

“TARAFLAR ATEŞKESE GERİ DÖNMELİ”

İsrail’in “askeri operasyonları” sırasında tıp personeli ve tesislerine yönelik zararı engellemesi gerektiğinin de altı çizilen ortak açıklamada, “Hasta ve yaralıların tedavi olmak için Gazze Şeridi’nden geçici olarak çıkmasına izin verirken halkın acil sağlık ihtiyaçlarının da karşılanmasına izin vermeliler” denildi. 

“Tüm taraflara ateşkese dönme çağrısı” yapan üç ülkenin dışişleri bakanlıkları, Hamas’a geride kalan tüm rehineleri serbest bırakma çağrısı yapmayı sürdürdüklerini belirtti. Açıklamaya şu sözlerle son verildi: “Hepimiz hem İsrailliler hem Filistinlilere kalıcı barış ve güvenlik getirmenin ve bölgede uzun süreli istikrarı sağlamanın tek yolu olan iki devletli çözümün uygulanması yönünde çalışmalıyız.”

Kaynak: NTV