Galatasaray’ın Kocaelispor’a puan kaybetmesinin ardından Kadıköy, sezonun belki de en kritik randevularından birine sahne oldu. Tedesco, hafta içi Plzen karşısındaki 11’ine biri zorunlu beş değişiklik yaparak çıktı ve Fenerbahçe beklendiği gibi topu kontrol eden taraftı fakat ilk yarım saatte üretimde zorlandı. Fenerbahçe rakip yarı sahaya kalabalık yerleşmesine karşın net fırsat bulamadığı gibi kalesinde de bir tehlike verdi. Düğümü 38’de Asensio’nun şık bir frikik organizasyonundan gelen golü çözdü, iki dakika sonra Nene’nin golü farkı ikiye taşıdı ve bu ikinci golün hızı ile organizasyonu, Fenerbahçe’nin haftadan haftaya artan ivmesi iyi özetledi.
İkinci yarıya da aynı iştahla giren sarı-lacivertliler, Kerem’in asistinde Nene’yle üçüncü golü bularak skoru rahatlattı; akabinde konuk ekip skoru 3-1’e taşısa da 63’te Kerem Aktürkoğlu’nun harika vuruşuyla yeniden iki farklık konfor sağlandı. O golde perdenin arkasındaki isimse iki asistle geceye imza atan Fred’di. Son bölümde kalede bir gol daha görseler de 4-2’lik galibiyet, Galatasaray’ın kaybının sonrasında Fenerbahçe’ye sadece üç puan değil, zirveyle farkı 1’e indirme ve ligin tek namağlup takımı konumuna yerleşme payesini de sundu. Üstelik sahadaki hakimiyet veriye de yansıdı. Yüzde 62 topa sahip olma, 2.24 gol beklentisi, ceza sahasında 32 kez topla buluşma… Kağıt üzerinde bu kadar dolu bir performansın içinde, sezon başından beri sınırlı süre alan Fred’in İsmail Yüksek’in yokluğunda getirdiği iki asistlik katkı, şampiyonluk yarışı açısından altı kalın çizgilerle çizilmesi gereken bir detay. Fenerbahçe, her maç oyununu yukarı taşıyan bir takım görüntüsünde; ancak şimdi önlerinde, derbiden bile daha kritik bir Rizespor deplasmanı duruyor. Üç puanla dönüp derbiye liderlik iddiasıyla çıkmanın tek yolu, kazanılan bu ivmeyi rehavete dönüştürmemekten geçiyor. Aksi halde Kadıköy’de yazılan bu güçlü sayfanın değeri bir anda eksilebilir. Bu geceki galibiyet, doğru odak korunabildiği takdirde, bir dönemeçten fazlası olmaya aday.
Kaynak:Haberturk





