

Doğu Akdeniz ile Güneydoğu Anadolu’nun kesişim noktasında yer alan şehir, tarihi dokusu ve doğal zenginlikleriyle dikkati çekiyor. Kent, gastronomiden edebiyata uzanan geniş çaplı bir kültürel mirasa ev sahipliği yapıyor. Binlerce yıllık medeniyetin izlerini taşıyan şehir, 6 Şubat 2023 depremlerinin etkilerini geride bırakarak, müzeleri, kaleleri, yaylaları ve yerel lezzetleriyle bölgenin yükselen kültür ve turizm destinasyonlarından biri olma yolunda ilerliyor.
ESHAB-I KEHF KÜLLİYESİ VE MAĞARASI
UNESCO Yaratıcı Şehirler Ağı’na dahil edilen şehrin Afşin ilçesinde, Eshab-ı Kehf Külliyesi ve Mağarası yer alıyor. Kur’an-ı Kerim’in Kehf Suresi’nde geçen “Yedi Uyurlar” kıssasının bu bölgede geçtiğine inanılıyor.
Hristiyanlık ve İslamiyet’te ortak anlatılar barındıran az sayıda yerden biri olan yapı, inanç turizmi açısından da yoğun ilgi görüyor. Cami, medrese, zaviye ve türbe gibi bölümleri bulunan ve UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi’nde yer alan yapının külliye bölümü, 13. yüzyılda Anadolu Selçuklu Sultanı I. Alaeddin Keykubad tarafından inşa ettirildi.
BAŞKONUŞ YAYLASI
Kahramanmaraş kent merkezine yaklaşık 50 kilometre uzaklıktaki Başkonuş Yaylası, kentin önemli doğa turizmi destinasyonlarından biri olarak öne çıkıyor.
Karaçam, köknar, meşe, ardıç ve sedir ağaçlarıyla kaplı geniş alanlarıyla doğa yürüyüşü, kamp ve piknik için ideal bir yer olan yayla, kış aylarında ise karla kaplı manzarasıyla alternatif bir turizm alanına dönüşüyor.
Göçmen kuşların uğrak yeri olan bölge, başta sümbül ve salep olmak üzere birçok endemik bitkiyi de bünyesinde barındırıyor. Yörede konaklama tesisleri, kır lokantaları ve yürüyüş parkurları da bulunuyor.
Son yıllarda yapılan yatırımlarla altyapısı güçlendirilen yayla, özellikle hafta sonları doğaseverlerin ve fotoğrafçıların uğrak noktalarından biri oluyor.
MENZELET BARAJ GÖLÜ
Ceyhan Nehri üzerindeki Menzelet Baraj Gölü ise 105 metre yüksekliğinde Türkiye’nin önemli hidroelektrik barajlarından. Göl çevresi, özellikle yaz aylarında piknik ve doğa yürüyüşleri için tercih ediliyor.
Gölde yazın düzenlenen tekne turları da ziyaretçilere hem serinletici bir mola hem de doğa manzaraları eşliğinde keyifli anlar sunuyor.
ALİ KAYASI CAM TERASI
Kahramanmaraş‘ın doğal güzelliklerini gözler önüne seren ve eşsiz bir manzara sunan Ali Kayası Cam Terası, restoran, yürüyüş ve çocuk oyun alanı ile ziyaretçilerine keyifli anlar geçirme fırsatı sunuyor.
Kent merkezine 20 kilometre uzaklıktaki Bulutoğlu Mahallesi’nde bulunan Güredil Kalesi ve Menzelet Barajı’na hakim teras, baraj gölünden 160 metre yükseklikte yer alıyor.
GERMANİCİA MOZAİKLERİ
Dulkadiroğlu ilçesinde, 2007 yılında tesadüfen yapılan temel kazısı sırasında bulunan Germanicia Mozaikleri, arkeolojik ve kültürel miras açısından Kahramanmaraş‘ın dikkati çeken değerlerinden biri.
Antik Germanicia kentine ait olduğu belirlenen mozaikler, milattan sonra 4-5. yüzyıla ait. 2009’da başlatılan kazı çalışmalarında 300 metrekare mozaik tabakası ortaya çıkarıldı ve 2018’de örenyeri olarak turizme açıldı. Kültür ve Turizm Bakanlığı gözetiminde koruma, kazı ve restorasyon çalışmaları sürdürülen mozaiklerde, mitolojik sahneler, doğa betimlemeleri ve günlük yaşamdan figürler yer alıyor.
KAHRAMANMARAŞ MUTFAĞI
Kahramanmaraş’ın gastronomi kültürü, yerel ürün çeşitliliği ve geleneksel tariflerin korunmasıyla oldukça zengin. Maraş dondurması, tarhana, eli böğründe, içli köfte, sulu köfte, cevizli sucuk ve çörek kentin öne çıkan lezzetlerinden.
Gastromaraş, Mürüvvet’in Mutfağı ve Mutfak Akademisi, kentin yöresel lezzetlerini tanıtmak, coğrafi işaretli ürünleri markalaştırmak ve gastronomi turizmini geliştirmek amacıyla oluşturuldu.
Akademinin kurucusu aynı zamanda “Maraş Lezzetleri” başlıklı bir kitap kaleme alan Mürüvvet Alparslan Nazlı, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Kahramanmaraş’ın tüm insanların damak zevkine uygun bir mutfağa sahip olduğunu söyledi. Nazlı, şehrin doğasının halen bozulmadığını, bu anlamda bölgede yapılan peynir, bal, reçel ve zeytinlerin doğal ve lezzetli olduğunu kaydetti.
Kahramanmaraş mutfağında çok fazla baharat kullanılmadığını belirten Nazlı, “Çünkü yemeğin kendi tadı lezzetli olduğu için baharata çok fazla ihtiyaç duyulmaz.” ifadesini kullandı.
Nazlı, Osmanlı saray mutfağından saray pilavı, çeltik pirinci ve ev salçasıyla yapılan mumbar, alinazik, kebap ve eli böğründe gibi lezzetlerin mutlaka yenmesi gerektiğini söyleyerek, şunları aktardı:
“Dulkadiroğulları Beyliği’nden gelmemiz, mutfağımızın oluşmasına sebep olmuştur. Bizde ete şekil verilip yemek yapılmaz ya da hamur yemekleri çok nadirdir. Maraş mutfağı sebze, et, tereyağı ve zeytinyağıyla zenginleştirilir. Coğrafi konum olarak hem doğu hem batı hem de güneyin birleştiği çok güzel bir yerdeyiz. Bu konum da bizim lezzetlerimize artı değer katmakta.”
Yaklaşık 4 nesildir Maraş Çarşısı’nda özel Maraş dondurması yapan Emek Pastanesi’nden Ali Rıza Korkut ise artık hakiki Maraş dondurmasını yapan kişi sayısının azaldığını, kendisinden sonra da çocuğunun bu işi devam ettirmesini ümit ettiğini dile getirdi.
AHŞAP OYMACILIĞI
Kahramanmaraş‘ta ahşap oymacılığı, özellikle cami, konak ve türbe kapıları başta olmak üzere birçok geleneksel mimari unsurda kendine yer buldu. El işçiliğiyle yapılan geometrik desenler, hat yazıları ve motiflerle bezenmiş bu eserler, hem fonksiyonel hem de sanatsal yönleriyle dikkati çekiyor.
Bugün sayısı azalsa da usta zanaatkarlar tarafından sürdürülen bu gelenek, özellikle çarşı içindeki küçük atölyelerde yaşatılıyor.
Çarşı içindeki Karaoğlu Ceviz Oyma’dan Mehmet Kara da ceviz ağacından el işi oyma ürünlerin sadece Kahramanmaraş‘a özel olduğunu ve oyma denilince akla Kahramanmaraş’ın geldiğini aktardı.
Kara, mobilya yapılacak kerestelerin en az bir yıl güneşte bekletildiğini belirterek, “İlgi var bu ürünlere ama emeğin karşılığı az. Bu alanda artık yetişen kalifiye eleman da az ama korumak için ayakta duruyoruz. İşimiz devam ediyor.” diye konuştu.
Yeni gelinlere halen ceviz oyma sandık alındığını sözlerine ekleyen Kara, “Sandık, yeni gelinlerin olmazsa olmazıdır. Çeyiz arabaya yüklenirken muhakkak evvela içi dolu sandık koyulur. Sandık gelinle birlikte yaşlanır. Bu sandık ceviz olduğu için değerini korur. İleride antika olur.” ifadelerini kullandı.
Kaynak: NTV